Eşsiz bir ormanda rüzgarın sesiyle yeşil bir yağrağın hışıltısı uyandırıyor seni.Uyandığında saat beni geçmişti.Beni geçen zamana aldırmalı mı yoksa yeni bir zaman mı yaratmalıydı?
Aslında dolu dizgin firine merhem , zaman değil zamansızlıktı.Bu zamansızlıkta topraktan korkmuyordu.Bedene sığamayan toprağa nasıl sığabilirdi.Soruyordu bende uyandığımda saat seni geçecekmiydi?
İşte bunun cevabı tam yok. Bazen gerçek olsa da senin ne istediğin önemli.
YanıtlaSil